Ramazan Altıparmak
nar_51@hotmail.com
Çanakkale Neden Gezilmeli
12/03/2015
Çanakkale Neden Gezilmeli Çanakkale ülkemiz insanlarında ayrı bir yere sahiptir. İnsanımızın özel değer vererek abdest alıp gezdiği, ayrı bir değer verdiği vatanımızın bir parçasıdır. Türkiye içinde ve dışında yaşayan insanlarımızın ortak paydasıdır Çanakkale. Ya kendi akrabanız, ya komşunuzun yakını ya da dostunuzun yakını Çanakkale’de ya şehit olmuştur yada gazi.Çanakkale’yi bu değere taşıyan unsur, burada yatan binlerce kefensiz şehidimizdir. Çanakkale Bigalı Mehmet Çavuş ile Diyarbakırlı Ali Çavuşun yanyana savaştığı yerdir .Siz Çanakkale şehitliklerini dikkatli, oraları iyi bilen bir rehber, alan kılavuzu ile inceleyerek, coğrafyayı tarihi bilerek, anlayarak gezdiniz mi? Edirneli ile Karslı, Sinoplu ile Adanalı, Kayserili ile Yozgatlı, Tuncelili ile Ankaralı, Hakkarili ile Bursalı, Çanakkaleli ile Artvinli ne için beraber savaştılar. Kosovalı ile Üsküplünün, Şamlı ile Medinelinin, Kırımlı ile Dramalının, Çanakkale’de mezar taşlarında isimleri neden yazıyor hiç düşündük mü?Canlarını mallarını verdiler. Hep aynı bayrak, aynı iman, ezan, kur’an, namus ve özgürlük için değil mi? Milletimizin birliği, ülkemizin bütünlüğü için Çanakkale Savaşlarını iyi anlamalıyız, iyi anlatmalıyız. Sizde Çanakkale şehitliklerini dikkatli, buraları iyi bilen bir Rehber, Alan kılavuzu ile inceleyerek, Coğrafyayı tarihi bilerek, anlayarak gezmek istemez misiniz? Çanakkale Çanakkale Savaşları, Birinci Dünya Harbi içinde, tarihin en kanlı bölümü olarak bilinir. Türk Milletinin sayısız zafer, şan ve şerefle dolu tarihinin en parlak sayfasıdır. I. Dünya Harbi'nden kısa bir süre önce, 1911-1912 yıllarında Osmanlı Devleti son Afrika topraklarını İtalya'ya kaptırmış, 1912-1913 Balkan Hezimeti ise, Rumeli'deki son Türk hakimiyetini silip süpürmüştür. Bulgar Ordularının İstanbul kapılarını zorlaması, 500 yıldır Türk yurdu olan Rumeli'nin kaybı, İstanbul ve boğazların güvenliğinin tehlikeye girmesi, o zamanın devlet adamlarında siyasi yalnızlığımızın tabii bir sonucu olarak değerlendirilmiştir. Dolayısıyla I. Dünya Harbi'nde rastlayan günlerde Osmanlı devleti yalnızlıktan ve emniyetsizlikten kurtulmak fakat, Balkan savaşının kötü anılarının tesiri altında kalan her iki blokta Türk ittifakını küçümsemişler ve bu ittifakın kendileri için bir yük olmasından endişe etmişlerdi.Ancak, Alman İmparatoru, her iki blok arasındaki savaşta, Osmanlı devletinin hiç değilse bir kısım düşman gücünü meşgul edebileceği gerekçesiyle müdahale etmiştir. Bu suretle Osmanlı devleti, kaderini alelacele, 2 Ağustos 1914'te "Üçlü ittifak'a bağlamıştır. İşte Çanakkale Zaferini yaratan kuvvet. 1914 yazında küçümsenen değeri hakkında yanlış teşhis konan bu TÜRK ORDUSU'dur. Avrupa'da savaş bütün şiddetiyle sürerken, hareket harbinin yerini siper harbi almıştır. Bu cephede yarma yapmak ve kesin sonuç almak son derece zorlanmıştır. Halbuki "üçlü itilaf"ın askere gücü günden güne artmaktadır. Bu güç , hareket savaşına müsait başka savaş alanlarında kullanılmalıdır. İngiltere Başkanı Lloyd GEORGE ve Bahriye Nazırı CHARCHILL bu görüşü benimsemişlerdir. Çanakkale Savaşları, işte bu görüşü benimseyenlerin esiridir.Hareket sahası olarak Gelibolu Yarımadası'nın seçilmesi, bu bölgenin jeopolitik bakımdan çok büyük öneme sahip olmasındandır. Boğazlar, Güney Rusya ve bütün Karadeniz kıyılarının açık denizlere olan tek çıkış noktasıdır. Harp halinde bu geçidin kapanması, Rusya için hayati önem taşımaktadır. Zira, Rusya'nın insan ve hammadde kaynakları zengin, fakat sanayi ve mali imkanları sınırlıdır. Bunun için uzun ve sürekli bir savaşın gerektirdiği silah, cephane ve malzeme ikmalini temin edemeyecek durumdadır.Bu durumda boğazlar doğu cephesinin en müsait ve hayati menzul hattını teşkil etmektedir. Bu geçidin açılmasıyla Rusya'yı takviye edecek, batı cephesinin yükünü hafifletecek, dolayısıyla savaşı kısaltacaktır. Osmanlı devletinin savaş dışı edilmesiyle, muhtemelen Balkan devletleri ve İtalya "itilaf" devletleri yanında savaşa katılacaklardı.
O zaman İngiliz Bahriye Nazırı olan CHURCHILL'in ısrarla üzerinde durduğu bu fikirlere önceleri pek itibar edilmemiştir. Ancak 1914 Aralık ayında başlayan Türk Sarıkamış harekatı üzerine telaşlanan; çok zor durumda kalan hiç değilse bir kısım Türk kuvvetlerinin başka Cephelere çekilmesini isteyen Rusya'nın yükünü azaltmak için, Çanakkale seferine karar verilmiş, fakat kesin neticeyi batı cephesinde arayanları darıltmamak amacıyla önce sadece donanmayla ve zorla Çanakkale Boğazı geçilmeye çalışılmıştır.
Çanakkale Savaşı ile İlgili Gerçek Bir Hikaye
|
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
MÜSLÜMAN GENÇLERİ BEKLEYEN TEHLİKELER - 21/10/2020 |
MÜSLÜMAN GENÇLERİ BEKLEYEN TEHLİKELER |
MÜSLÜMAN GENÇLERE TAVSİYELER - 21/10/2020 |
MÜSLÜMAN GENÇLERE TAVSİYELER |
Sarıkamış, İlay-ı Kelimetullah’a itaat destanıdır - 16/01/2014 |
Sarıkamış, İlay-ı Kelimetullah’a itaat destanıdır |
Müslümanlar ve Kırık Ümitler - 18/12/2013 |
Müslümanlar ve Kırık Ümitler |
İSLAM’IN İLME VE OKUMAYA VERDİĞİ ÖNEM - 29/11/2013 |
slm |
KALP PENCERESİ - 16/11/2013 |
selam |
AŞURE GÜNÜ MEYDANA GELEN OLAYLAR - 13/11/2013 |
selam |
HİCRİ YILBAŞINIZ MÜBAREK OLSUN - 03/11/2013 |
SELAM |
Elma ve elma Suyunun Faydalarını biliyormusunuz... - 23/10/2013 |
Elma ve elma Suyunun Faydalarını biliyormusunuz... |
Devamı |